Bunu 3 ana başlık altında toplayabiliriz.

Skolyoz, omurganın yana doğru eğrilmesiyle ortaya çıkan bir durumdur. Farklı nedenlere bağlı olarak çeşitli skolyoz tipleri görülür. Skolyozun tipi, hastalığın seyrini ve tedavi yöntemlerini belirlemede büyük önem taşır. İşte en sık görülen skolyoz çeşitleri:

Sebebi Bilinmeyen (İdiopatik) Skolyoz

İdiopatik skolyoz, en sık rastlanan skolyoz türüdür. Nedeni tam olarak bilinmemektedir. Genetik faktörlerin etkili olabileceği düşünülmektedir. Yaş gruplarına göre üç alt tipe ayrılır:

  • İnfantil İdiopatik Skolyoz: Yenidoğan ile 4 yaş arasında görülür.
  • Jüvenil İdiopatik Skolyoz: 4 ile 9 yaş arasında ortaya çıkar.
  • Adolesan İdiopatik Skolyoz: 10 ile 18 yaş arasında en sık görülen skolyoz tipidir.

İdiopatik skolyozda düzenli takip önemlidir. Erken tanı ile eğrilik ilerlemeden tedavi planlanabilir. Tedavi sürecinde eğriliğin derecesine göre korse tedavisi veya cerrahi yöntemler uygulanabilir.

Nöromüsküler Skolyoz

Nöromüsküler skolyoz, kas ve sinir hastalıklarına bağlı olarak gelişir. En sık görülen nedenler arasında meningomyelosel ve serebral palsi gibi hastalıklar yer alır.

  • Ülkemizde en sık görülen ikinci skolyoz tipidir.
  • Korse tedavisi genellikle etkisizdir.
  • Cerrahi tedaviye daha erken yaşlarda ve daha düşük eğrilik derecelerinde ihtiyaç duyulabilir.

Bu skolyoz tipinde çocukların yaşam kalitesi hızla etkilenebildiğinden, düzenli kontrol ve erken müdahale büyük önem taşır.

Doğumsal (Konjenital) Skolyoz

Doğumsal skolyoz, anne karnında bebeğin gelişimi sırasında omurgada ortaya çıkan yapısal anomaliler nedeniyle oluşur. Bu anomaliler şunları içerebilir:

  • Hemivertebra: Omurların tam oluşamaması
  • Bar oluşumu: Omurların yapışık kalması
  • Karma anomaliler: Hemivertebra ve bar oluşumunun birlikte görülmesi

Doğumsal skolyozda sadece omurga değil, aynı zamanda böbrek, mesane, kalp gibi diğer sistemlerde de anomali riski bulunur. Bu nedenle multidisipliner bir yaklaşım gereklidir.

Doğumsal Skolyozda Tedavi

  • Eğer düzenli kontrollerde ilerleme saptanmazsa çocuk büyümesini tamamlayana kadar cerrahiye gerek duyulmaz.
  • Ancak eğrilik ilerleme gösterirse en kısa sürede cerrahi müdahale gerekir.

Skolyoz türleri arasında en sık görülen idiopatik skolyoz olsa da, nöromüsküler ve doğumsal skolyozlar da ciddi takip ve tedavi gerektirir. Erken tanı, düzenli takip ve doğru tedavi yöntemiyle skolyozun ilerlemesi önlenebilir ve hastaların yaşam kalitesi korunabilir.